28 Kasım 2008 Cuma

seci

kablosuz modemin insan hayatına etkilerinden olsa gerek, gün içinde aklımdan ziltrilyon adet fikir, anı, gülüşme, bozuşma, kalp atışı, göz kırpışı, selam verişi, hayal kuruşu geçse de unutkanlıktan olsa gerek buraya kanal açma konusunda çoğu zaman başarısız olabilir, vakayinameme ihanet etmiş olabilirim. ayrıca bu hafta uykuma da ihanet ettim. hafta başında ilk gece sebebi bilinmeyen, ama semi nevrotiklerin harekete geçmesinin etkili olduğunu düşündüğüm sebepler beni uyutmamış olabilir. hiç soru çözümüne kalmamam ve eve gelir gelmez uyuma özlemim de bunun tezahürü gibi. hiç ders çalışmadığım, aktif dinlenme halinde seyir ettiğim bu haftada girilen alan ve bölüm sınavlarında fena olmayacak kutular karalamam sevindirici. yanlışların artık kronikleşmiş ve kabul edilmiş, boyun eğilmiş şekilde dikkatsizlikten gelmesi de üzücü. hayır yanlışları severim, ama bana yeni bir şey öğrettikleri sürece. bu genlerime işlenmiş dikkatsizliğin taa lgsden beri süregelen kelebek etkisini yaşamaktayım hala. mesela o zaman yapılmayan bir matematik sorusu ile bu zaman tutulan bu günlük arasında bile bir neden sonuç ilişkisi kurulabilir pekala.

onun dışında her zamanki şeyler... gökte şems, havada feleğin utanç terleri. semada yıldızlar, yerde kurtlar. bir de deniz gibi, güneş gibi, toprak gibi insanlar. nefes almama eşlik eden.bana uzak diyarların müziklerini dinleten.yağan karlardan selamlar getiren.birazcık ortaklık, birazcık yalnızlık. hepsi bu.

Hiç yorum yok: