7 Aralık 2008 Pazar

first breath after coma

bayram. 9 günlük ara. 2 si geçmiş bile. işin başında o kadar "mağlup pehlivan istekliliğine", "fm öğrencisi hırsına", ve güneşli günler meraklılığına rağmen testlerde, kitaplarda birikmeler olması ve tam içinden çıkılmaz hale gelmek üzereyken bayramın mübarek olması nefes aldırıcı. başa baş giden maçta 5 sayılıp farkla geri düşünce mola almak gibi. bir mola da takımım efes pilsen'e gerekmekte acilen ama onlar noele kadar dayansalar iyi ederler... anlatımın akışını bozan bu cümleyi paragraftan çıkardıktan sonra biraz kendi maçlarımdan bahsedeyim. össnin şakası yokmuş. karşımızda iyi organize olmamızı bekleyen bir düşman mevcut. ben bu tm halim ve hafta için konumumla test biriktirdiysem, bu sonucu çıkarırım. her hafta sınav olduk bu arada. iyi kötü bir kaç kutu karaladıktan sonra anladım ki, henüz bizleri sınavda sıçmış, tasdikli başarısız, muhtemelen kendini kötü hisseden şahsiyetler olarak değerlendiriyorlar. kısmen doğru ama bu kurum birincisi, sınıf birincisi ünvanlarıyla yetinmek için mani değil. benim iyi sonuçlar almamın göz boyayıcılığının farkındayım ancak tam anlamıyla kendime gelebilmem için bu tip sonuçlar gereklilikti. lise hazırlıktan beri kabul edilmiş bezginliği atabilmekti önemli olan. bir tutam özgüvendi ihtiyaç duyulan, aktivasyon enerjisi olarak. şimdilik iyi görünüyor ama her ne kadar şiddetli karın ağrısı veya yana oturan burun çekme cihazı gibi etmenler sınavda eşlik etse de bu dikkatsizlik denen şey öss birinciliği bozan, kafa-duvar esnek çarpışması yaptıran cinsten. roma rakamlarını okuyamamaktan mı dersin, cümleyi kendi kendine olumsuz okumaktan mı dersin, 7 yi 8 den büyük kabul etmekten mi dersin altıncı sınıf sbs öğrencilerinden öğrenilcek çok şeyler var hayatta sevgili günlük. bu blogdan haberleri yok ama suni bir baskıları mevcut üzerimde. bu, italya serie b'ye düşürülen juventus konumunda olmamdan kaynaklanıyor olsa gerek. sürekli bir şeyler ispat etmek zorundasın. kendin olmak ama aynaya baktığında başkalarının gördükleri sen'i doldurabilmek. o dengeyi tutturamazsan senin de çeperlerin esnek balon gibi incelir, hacmin artar ve hatta sıvı seni öyle yukarı kaldırır ki, hiç olmadığın bir yerde ve kontrol dışında bulursun kendini. insanları kontrol etmeye dayanan takıntıdan kurtulmam da bu noktada başlıyor. belli kalıplara oturtarak puan verdiğim ve kabul ettiğim insanlar beni şaşırtmaya devam ediyor. onların ait oldukları kaldırım taşının dışına bastıkları anda rahatsızlık duymaktan kurtulmak, önyargılar ve kısır iç çekişmeleri paketleyip postalamaktan ibaret. ve onları da seviyorum. ve bulutların ardında yaşayan dünyalardan şu anda beni izlediğinden emin olduğum bakteriyofaj virüsleri dahil herkesin bayramını tebrik ediyorum.

2 yorum:

dide dedi ki...

iyi bayramlar ve çimen üstü gökyüzü diliyorum sana. zira hap ihtiyaç duyduğum bir şeydir.

The Conquest of the Polyconsoler dedi ki...

Öncelikle yorum için teşekkürler. Gelelim sorunun cevabına; blogunun "özelleştir" seçeneğinden bir HTML/Java Script gadgeti eklemen gerekiyor. Bunu "Gadget Ekle" seçeneğinden gerçekleştirebilirsin. Daha sonra oluşturduğun bu bölüme koymak istediğin şarkıların kodlarını yazman yeterli. Bu kodları bulmak içinse sana www.radioblogclub.com adresini önerebilirim.

Kolay gelsinnn!